24 Nisan’da Türkiye’nin Dört Bir Yanında Eş Zamanlı Basın Açıklamaları: Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sessiz Kalmadı!
24 Nisan 2025 tarihinde, DİSK/Dev Sağlık-İş olarak Kamu Çerçeve Protokolü sürecine yönelik eleştirilerimizi ve taleplerimizi kamuoyuyla paylaşmak üzere ülke genelinde eş zamanlı basın açıklamaları gerçekleştirdik. Adana, Bursa, Bilecik, Diyarbakır, Mersin, İstanbul, İzmir, Osmaniye, Sivas ve Tunceli illerinde yapılan açıklamalara üyelerimiz, dost kurumlar ve mücadele arkadaşlarımız yoğun katılım sağladı.
Kamu Çerçeve Protokolü görüşmeleri sürerken, emekçilerin taleplerinin masaya getirilmediği, görüşmelerin kapalı kapılar ardında yürütüldüğü ve gerçek sendikal temsiliyetin dışlandığı bu süreç, sendikamız tarafından sert bir dille eleştirildi. Yüz binlerce kamu işçisini doğrudan ilgilendiren bu protokolde, özellikle sağlık ve sosyal hizmet işçilerinin yaşadığı ağır sorunların yok sayılması kabul edilemezdir.
Basın açıklamalarımızda şu talepler öne çıkarıldı:
- Haftalık 40 saatlik çalışma süresi,
- Tayin ve becayiş hakkı için adil, şeffaf sistem,
- Her iş kolu için net görev tanımları,
- Ara dinlenme hakkının işyerlerinde uygulanması,
- İnsanca yaşamaya yetecek ücret,
- Yeni istihdam talebi – özellikle zorunlu emeklilik ve EYT sonrası artan iş yüküne karşı,
- Kreş hakkı,
- Meslek kodu farklılıklarının bir mobbing aracı olmaktan çıkarılması.
DİSK/Birleşik Metal-İş’e bağlı BİSAM’ın Mart 2025 verilerine göre, açlık sınırının 23 bin TL’yi, yoksulluk sınırının ise 79 bin TL’yi aştığı bir ortamda, bugün bizlere dayatılan ücretler sefaletin başka adıdır. Protokol masasında bu gerçekler konuşulmuyorsa, o masa emekçiyi temsil etmiyor demektir.
Yapılan açıklamalarda, sadece sağlık ve sosyal hizmet işçilerinin değil, temsil edilmeyen tüm kamu işçilerinin sesi olunduğu vurgulandı. Emekçilerin gözünün içine baka baka verilen sözlerin tutulmadığı, sorunların ötelenip yok sayıldığı bir ortamda, Dev Sağlık-İş’in örgütlü gücünü büyütme çağrısı yinelendik.
Sendikamız, her türlü baskıya, engellemeye ve baraj oyunlarına rağmen sahada olmayı, emekçilerin gerçek taleplerini haykırmayı sürdüreceğini ilan ettik. Herkesi 1 Mayıs’ta meydanlarda olmaya davet ediyoruz.
Birleşe Birleşe Kazanacağız!











